Pazar

Fee-fi-fo-fum

Bi de aklıma şey geldi. Dün işte çok zenginken alacağımız evlerden bahsediyoruz. Bi an fılaşbek oldum. Geçtiğimiz yaz -galiba- San Diego'dan dönerken.. Uçaktayız ve baya yüksekteyiz işte. Bulutları görebiliyoruz ama. Böyle zemin olmuşlar pofur pofur altımızda. Sonra ben ilerde bişey gördüm. Ha bi tek ben görmüş olsam kesinlikle hayal görüyorum derdim çünkü öyle bişey olamaz. Böyle saray gibi bi şey.. Hakkaten "bişey"!
Bi bina işte.. Ama bulutların üstünde. Yani o evin kapısından çıkan kişi bulutlara basacak yürürken. Ah idrak edemedim ki anlatabileyim. Bulutların üstünde kocaman bi ev işte! Jack'in fasülyesi diye bi masal vardı hani. Fasülye ağacına tırmanıp, gökyüzünde devin evine gidiyodu. Galiba onun evini gördüm ben. Of o evi de alalım. Ama kulaklarım tıkanır benim. Neyse olsun.


“Fee-fi-fo-fum,

işte bir çocuk kokusu duydum.
Ölü de olsa, diri de olsa güzeldir onları yemek.
Kemiklerini öğütür, yaparım kendime ekmek.”

0 yorum: