Pazartesi

Aşk mektubu

Bir şeyler var sizde, hayvanlık uyandıran. Paranoyak olduğunuz kadar yakışıklısınız da. Güçlü. Üstelik zeki. Baldıran zehiri gibi. Yanınızda ancak evimdeyken yalnız hissettiğim kadar yalnız hissediyorum kendimi.
Hûlul ettiniz kalbimde. Siz başlı başına epifanik bir olaysınız. O kadar anlam yüklüsünüz ki, her an patlayabilirsiniz. Kutumu açmak istiyorum. Ve inanın, bu sefer kırmızı çıkacağını çocuklarımızın adı kadar iyi biliyorum.
Siz hiç katharsis oldunuz mu hayatınızda? Nereye döndü bahtınız? Peripetiniz nerede sizin?
Ne dersiniz, senkron etsek birbirimizi? Tek bir yastıkta esriyerek uyuyup, esriyerek uyansak. Çağ atlasak birlikte perde perde? Oyunu yarıladık sayılır. Bari kalan perdelerde eşlik etsek birbirimize? Siz askere gitseniz, ben beklesem. Sonra eve iş getirip tatlı tatlı didişsek. Kucağımda torunlar için bir yumak yün, yaşlansak birlikte sallanan sandalyelerimizde. Sonra siz gitseniz. Önce küssem. Sonra yine dayanamayıp yanınıza gelsem.
Sirayet ettiniz beynime. Manadan gebericem. Katatonime doğru yürüyorum, galiba aşkınızdan ölücem. Geriye bir ihtimal daha var, o da olur mu dersiniz? En derin kaygılarımla.


Sizi hep en çok sevecek
Mutlu Ceren

6 yorum:

Aylin Balboa dedi ki...

Şahane!

POSTACI dedi ki...

Resmen iltifat! Ayş "mutlulandım" =)

dikkatsiz okur dedi ki...

öhömm öhömm, hörmetler.

POSTACI dedi ki...

bilmukabele efenim =)

Hayalbemol dedi ki...

Çok uçuk bir aşk mektubu olmuş. :)))) Bu arada temanız çok güzel ama bir de resimlerle konularınızı renklendirseydiniz, daha bir görünür okunur olurdu sanki.

POSTACI dedi ki...

=)
Teşekkür ederim. Tema hazır temalardan. Sadece renkleriyle oynadım. Yazıyı görselle zenginleştirme konusunda kesinlikle katılıyorum da, o ekstra uğraş kısmı beni benden alıyor.
Ya da hepsi bahane. Göze fazla çarpmamasından hoşlanmıyor değilim çünkü =)